MÜSİAD KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞİ

220 SAYFA SONUÇ VE DEĞERLENDIRME olması, uzmanlaşma eksikliği ve orman alanlarına sahip OGM’nin bu ürünlere ihtiyacı olan sektörlerle olan iletişim eksikliği olarak sıralanabilir. Her biri kolayca çözülebilecek bu sorunlar aşıldığında, ülke dış ticaretine katkı sağlayan önemli bir sektör daha güçlü bir hale gelmiş olacaktır. Türkiye İhracat Meclisi’nin 2023 İhracat Strateji Raporu’na göre ülkemizdeki odun hammaddesine dayalı ve ODOÜ bağlamında yapılan ormancılık faaliyetlerinin ve orman ürünleri sektörü ihracatının, 2023 yılında yıllık ortalama yüzde 13.7 oranında bir büyüme ile tahmini 16 milyar ABD doları olabileceği belirtilmiştir. Başta hammadde ve nitelikli işçi sorununun çözülerek, orman ürünlerinin katma değeri yüksek ürünlere dönüştürülmesi ve gerek iç piyasaya gerekse dış piyasaya sunulması ile ülke ekonomisine önemli katkılar sağlanacağı görülmektedir. Bu gelişimde önemli katkısı olacak orman köylüsünün sosyo-ekonomik yönden desteklenmesi, kalkındırılması ve de kentlere göçün engellenmesi sağlanmalıdır. Ülkemizdeki orman alanlarının yarıya yakını boşluklu orman olarak adlandırılan verimsiz orman alanlardan oluşmaktadır. Ülke ormanlarının üretim gücünün artması, bu tür alanların rehabilite edilerek verimli orman alanlarına dönüştürülmesi ile mümkün olacaktır. 2014-2023 dönemini kapsayan Ulusal Havza Yönetim Strateji Belgesi’nde (2014) kararlaştırılan temel öncelik; “Bozuk orman alanlarında gerçekleştirilecek rehabilitasyon ve ağaçlandırma çalışmaları ile havzalardaki ormanların halen yüzde 50’sini oluşturan verimli orman alanlarını 2023 yılında yüzde 75’e çıkarmak, gerçekleştirilecek erozyon kontrolü tedbirleri ile halen yılda 168 milyon ton olan erozyonla taşınan rusubat miktarını 2023 yılında 130 milyon tona indirmek ve havzaların orman sahalarında halen yılda 15.5 milyon ton olan yıllık karbon yutak kapasitesini 2023 yılında 20 milyon tona çıkarmak” olarak sıralanmıştır. Bütün bu gelişmelerin yanında, ormanların doğal yaşama ve toplumlara sunduğu ekolojik ve sosyo- kültürel hizmetlerde oldukça önemli bir yer kaplamaktadır. Her ne kadar orman ürünleri gibi parasal olarak değerleri belirlenmesi çok kolay olmasa da doğal yaşama ve insan hayatına etkileri, özellikle kentleşen ve nüfusun sürekli arttığı dünyamızda hem fiziksel olarak hem de psikolojik olarak paha biçilemez bir değerdedir. Bu konuda izlenecek stratejiler de yaşamın temel kaynaklarının başında gelen ormanların sürdürülebilirliği ve topluma sunduğu hizmetler göz ardı edilmeden planlanmalıdır. Orman alanlarını azaltan ve sürekliliğini kesintiye uğratan en büyük problemlerden biri yangınlardır. 2015 yılında tüm dünyada toplam 98 milyon hektar orman alanı yangından etkilenmiştir. Yangınların büyük çoğunluğu Afrika ve Güney Amerika’ da çıkmış ve mevcut ormanların yüzde 4’ü yanmıştır. Türkiye’de 2009-2018 periyodunu kapsayan 10 yıllık Şekil 9: Çıkış Nedenlerine Göre Yangın Adetleri (OGM, 2021) KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞI RAPORU - 2021