MÜSİAD KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞİ
SAYFA 269 Klasik ve Modern Islah Nedir? Tarımda ıslah programlarının genel stratejisi şu şekildedir: istenilen özelliklerin hedeflenmesi, genetik çeşitliliğin oluşturulması/toplanması, seçilim, değerlendirme ve arzu edilen çeşidin piyasaya sunulması. Klasik ıslah (geleneksel ıslah), türlerin doğal genetik sınırları içinde geleneksel yöntemlerin kullanılması yoluyla yani ilgili özelliklere sahip bireyleri çaprazlayarak ebeveynlerden miras alınan belirli gen kombinasyonlarının bir sonucu olarak istenen özelliklere sahip yavruların seçimi ile gerçekleştirilir. Bununla birlikte, 1970’li yıllarda DNA markörlerin keşfinden sonra moleküler ıslah biyo-teknolojileri ortaya çıkmıştır. Moleküler ıslah, bitkilerde ve hayvanlarda ilgi duyulan karakterlere sahip bireyleri geliştirmek için genetik mühendisliği, gen manipülasyonu, genomik seleksiyon gibi yaklaşımların kullanılmasıyla türlerin DNA seviyelerinde ustalıkla gerçekleştirilen iyileştirme ve düzenleme işlemleridir. Bununla birlikte, moleküler biyo-teknolojilerin, özellikle moleküler markörlerin, bitki veya hayvan özelliklerini değiştirmek veya geliştirmek için uygulanması, moleküler ıslah ya da moleküler markör destekli/aracılıklı ıslah (MAS) olarak tanımlanan modern ıslah stratejileridir. Geleneksel ıslah yöntemleri ile yeni mahsul çeşitleri geliştirme süreci yıllar alabilmektedir. Ancak tarımsal moleküler biyoteknoloji, yeni çeşitlerin piyasaya sürülme süresini önemli ölçüde kısaltmaktadır. Bir bitkiyi/hayvanı diğerinden ayıran farklılıklar, bitkinin genetik materyali olan DNA’da bulunmaktadır. Bir bireyin tüm özelliklerini kontrol eden bilgiler (genler), DNA’sında saklanır ve tüm bu kalıtsal bilgiler onun genomunu oluşturur. Meyve rengi, boy uzunluğu, süt verimi, yumurta kalitesi, gibi her türlü özellik genler ve çevresel faktörler tarafından kontrol edilmektedir. Geleneksel olarak ıslahçılar, bireyleri fenotip adı verilen görünür veya ölçülebilir özelliklerine göre seçerler. Bu süreç zor, zaman alıcı, istikrasız ve maliyetli olabilir. Bu geleneksel yönteme karşın, moleküler biyoteknolojide MAS, istenilen özellikler ile bağlantısı bulunan DNA bölgelerini yani moleküler markörleri kullanır. Moleküler markörler arzu edilen özellikleri (genleri) işaretleyerek, yani ilgili özellikten sorumlu gen ile bağlantısı olup, nesilden nesile aktarılmaktadır. DNA işaretleyicilerinin, ıslahta kullanılması ile bir bireyin hedeflenilen özelliğe sahip olup olmadığı henüz tohum/embriyo iken hızlı ve kolay bir şekilde anlaşılabilmektedir. Örneğin, moleküler yöntemlerle bir bitkinin DNA’sının moleküler yapısı hakkında bilgiler kullanılarak, yeni filizlenmiş bir fideden bile çok küçük bir bitki dokusu analiz edilebilir. Doku analiz edildikten sonra, fidenin uygun geni içerip içermediği saptanabilir. Eğer bu analiz sonucunda o bitki istenilen özelliği taşımıyorsa, hızla devam edilir ve başka bir fidenin analizine konsantre olunur. Sonunda sadece belirli bir özelliği içeren bitkilere ulaşılabilinir. Dünya üzerinde, tarımda rekabet gücümüzün artırılabilmesi ve endüstrinin taleplerinin karşılanabilmesi için ülkemizde ıslah gücünün artırılmasına ihtiyaç vardır. Birçok avantajı bulunan moleküler markörlerin ıslaha entegre edilmesi ile birlikte klasik ıslah yöntemleriyle aşılamayan engellerin de önüne geçilebilecektir. Bu sayede moleküler ıslah, gelecek taleplerin karşılanmasında rekabet gücü yüksek, üstün özellikler içeren yerli çeşitlerin geliştirilmesine hızlı ve ekonomik bir imkan sağlayacaktır. Tarımsal moleküler biyoteknoloji, yeni çeşitlerin piyasaya sürülme süresini önemli ölçüde kısaltmaktadır. KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞI RAPORU - 2021
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=