MÜSİAD KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞİ
454 SAYFA TARIMDA FIRSATLAR Türkiye Tarımına Genel Değerlendirme Türkiye’de çok uzun yıllardır enflasyon ile mücadele adı altında, piyasa alış fiyatlarının kontrolü, ithalat yapılarak sağlanmaktadır. Bu politikaların etkisiyle üretimden uzaklaşılması ve arz tarafında oluşan küçülme sonrası talebin karşılanamaması, fiyatların da sürekli olarak artmasına sebep olmaktadır. Hem gıda hem de yem sektöründe hammadde olarak kullanılan soya, mısır, ayçiçeği, mercimek, fasulye, pamuk gibi ürünlerdeki artışa rağmen, kendi kendine yeterlilikten uzak olunduğu da bir gerçektir. Tarımsal destekler ise hem yetersiz hem de yönlendirici olmaktan uzaktır. Bu da çiftçiyi üretime yönlendirmemektedir. Çiftçilerin ancak para kazanabildikleri takdirde tarımsal üretim yapacakları açık bir gerçektir. Bunun için özellikle dövize bağlı olan ve her gün artan girdi maliyetlerinin desteklenmesi gerekmektedir. Türkiye, sahip olduğu çok değişik ekoloji ve üretimdeki çeşitliliği ile birçok fırsatı kendi içerisinde oluşturmaktadır. Bu çeşitlilik Türkiye’yi pek çok ürünün üretim ve ticaretinde söz sahibi yapmaktadır. Meyvecilikte limon, mandarin, portakal, greyfurt, fındık, üzüm, incir, kayısı, kiraz, nar, elma, şeftali; sebzecilikte ise domates, biber, patlıcan, hıyar, kabak, karpuz, kavun, bezelye, ıspanak, pırasa, lahana, marul, havuç, soğan, patates ve sarımsak türlerinde hem üretimde hem de ticarette küresel pazarda ciddi bir payımız bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Türkiye avokado, kivi, papaya, ejder meyvesi, pasiflora gibi tropik meyvelerin yetiştiriciliği için de uygun mikro klimalara sahiptir. Ülkedeki tarımsal üretim potansiyeli, elverişli iklim yapısı ve üretimdeki çeşitlilik, Ar-Ge ve inovasyon ile desteklendiğinde ciddi fırsatlar oluşturmaktadır. Aynı şey hayvancılık için de geçerlidir. Çünkü Türkiye’nin farklı iklim bölgelerine sahip olması büyük ve küçükbaş hayvancılığın yapılmasını sağlarken, değişik ırkların yetiştirilmesine de imkân vermektedir. Bu biyoçeşitlilik, özellikle süt ve süt ürünlerinde çok çeşitliliği sağladığı için birçok yeni yatırım fırsatını doğurmaktadır. Aynı durum kanatlı hayvanlar ve su ürünleri için de geçerlidir. Tarımda başlayan bu yeni dönemde ülke potansiyelimizi değerlendirebilmek ve sektördeki sıkıntılara kalıcı çözümler bulabilmek için tarıma bakışımızı kendimize özgün bir hâle getirip, bilimsel çerçevede yapılacak Ar-Ge yatırımlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Üretim Alanındaki Fırsatlar Topraksız tarım, özellikle sebze üretiminde verim ve kalitenin artırılarak, arzın sağlanması için önemli bir fırsat alanıdır. Bu konudaki bilgi ve tecrübe eksikliği ise danışmanlık alanında yeni fırsatlar oluşturduğundan, ziraat fakültelerindeki genç nüfusun istihdamı ve sektördeki danışmanlık firmaları adına yeni fırsatlar oluşturmaktadır. Dünyada 50 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşan bu topraksız tarım sektöründe, ülkemizdeki tesis yatırımı sayısı maalesef çok düşüktür. Topraksız tarıma yapılacak yatırımlar, yeni sera teknolojilerinin gelişimine ve “know-how” deneyimine sahip danışmanlık firmalarının kurulmasına öncülük edeceği için yeni yatırım alanları oluşturması kaçınılmazdır. Organik tarım ürünleri, üst gelir grubu insanlara hitap ettiği için önemli bir yatırım alanıdır. Ancak bu konuda hükümetin de ciddi bir anlayış değişimine gitmesi gerekmektedir. En basitinden kapalı organik tarım havzaları oluşturularak, yatırımcı için cazip merkezler sağlanmalıdır. Türkiye, sahip olduğu çok değişik ekoloji ve üretimdeki çeşitliliği ile birçok fırsatı kendi içerisinde oluşturmaktadır. KIRSAL KALKINMA VE TARIMIN GELECEĞI RAPORU - 2021
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=